Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, 3 Aralık Dünya Engelliler Farkındalık Günü etkinlikleri kapsamında engelli bireyler ve aileleriyle kahvaltıda bir araya geldi.
Engelli bireylerin toplumsal hayata, diğer bireylerle eşit koşullarda tam ve etkin bir biçimde katılmasını sağlamak ve yaşamın her alanında engelli bireylerin durumuna ilişkin farkındalığı arttırmak için çalışan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, 3 Aralık Dünya Engelliler Farkındalık Günü, kapsamında
Osmangazi’de yaşayan engelli bireyler ve aileleriyle Osmangazi Halk Lokantası’nda düzenlenen kahvaltıda bir araya gelerek sohbet etti. Kahvaltı programına katılan engelli bireyler ve aileleriyle tek tek ilgilenen Başkan Aydın, onların istek ve taleplerini dinleyerek tek tek not aldı. Düzenlenen etkinlikte Başkan Aydın’la kahvaltı yaparak sohbet eden engelli bireyler ve aileleri kahvaltının ardından müzik eşliğinde dilediğince oynayarak eğlendi. Osmangazi Kent Konseyi Engelliler Meclisi’nin Osmangazi Belediyesi ile ortaklaşa düzenlediği etkinlikte engelli bireylerin mutluluğu gözlerinden okundu.
Engelli bireylerin mutlu ve huzurlu olduğu kadar mutlu olunabileceğini ifade eden Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, “3 Aralık Dünya Engelliler Farkındalık Günü’nde sadece bir gün fark etmek, hatırlamak, yada engellilerin sorunlarına yönelik konuşmak yeterli değil. Biz bir gün değil, her gün, her yıl
engelli bireylerin yaşam standartlarını nasıl yükseltebiliriz, sorunlarına yerel yönetimler olarak nasıl katkı sağlayabiliriz ve bu sağladığımız katkı ölçüsünde gelişmişlik seviyemizin belli olacağını öncelikle fark etmemiz gerekiyor. Engellilik farkındalık günü değil aslında; engelsiz olup birer engelli adayı olanların bu sorunu düşünüp, çözüm önerileri geliştirerek hayata geçirmesi gerekiyor. Dünya’daki gelişmişlik standarttı çok basit. Engelli bireylere verdikleri değer ve sorunlarını çözdükleri kadar gelişmiş sayıyorlar. Batı ve
Avrupa’da gelişmiş ülkelerde standart bu. Normal hayatını devam ettiren birinin farkına bile varmadığı kaldırımlardaki eğimlerin olmaması veya bir dükkana girip çıkarken hiç kimsenin fark etmediği gözle görünmeyen sorunların bir engelli bireyin hayatını nasıl kabusa çevirdiğini sadece bilmek değil; hissetmek
ve bunu çözmek içinde çaba sarf etmek gerekiyor. O zaman siz gerçekten muasır medeniyetler seviyesine çıkabilen Büyük Önder Atatürk’ün koyduğu o hedefe ulaşabilen bir toplum oluyorsunuz. Ben 1 Kasım 2015 seçimlerinde milletvekili seçildikten sonra Türkiye Büyük Millet Meclisinde ilk konuşmamı 3 Aralık Dünya Engelliler Farkındalık Günü, münasebetiyle yapmıştım. Orada sağlık komisyonunda engelliler biriminin sorumlusuydum. Türkiye’de bir çok yeri ve derneği gezdik. Yerinde gören ve tespit eden ekibin içerisinde olduk. Bunları tespit etmek çok yeterli değil, önemli olan çözüm üretmek. Osmangazi Belediyesi, Osmangazi Kent Konseyi ve Osmangazi Engelliler Meclisi, olarak bu sorunların çözümünde elimizdenden gelenin en iyisini yapmak için uğraşacağız. Bunun sözünü veriyorum. Biz engelli bireylerimizin mutlu ve
huzurlu olduğu kadar mutlu olabiliriz. Onlar mutluysa biz mutluyuz. Onların sorunları çözüldüyse toplum gerçekten huzurlu olabilir, bu bilinçle çalışıyoruz. İnşallah hep birlikte bu konuda elimizden geleni yapacağız” dedi.
Birlikte güçlü bir toplum inşa etmenin hepimizin kutsal görevi olduğunu belirten Osmangazi Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Orhan Koca ise, “Bugün burada bir araya gelerek, toplumumuzun çok önemli bir gerçeğine ışık tutuyoruz. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü, yalnızca bir farkındalık günü değil, aynı zamanda adalet, eşitlik ve kapsayıcılık için bir çağrıdır. Birleşmiş Milletler’in 1992’de başlattığı bu özel gün, hepimize hatırlatıyor ki, gerçek engel fiziksel ya da zihinsel bir durum değil, toplumun zihinlerindeki bariyerlerdir. Engelli bireyler, çevrelerindeki fiziksel engellerle değil, çoğu zaman ön yargılarla erişimsizlikle ve anlayış eksikliğiyle mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Bugün, hepimize düşen bir sorumluluk var. Engelli bireylerin eğitimden istihdama, sağlıktan sosyal yaşama kadar her alanda eşit hak ve fırsatlara sahip olmasını sağlamak; sokakta, iş yerinde, okullarda, kamusal alanlarda yalnızca fiziksel erişim değil, sosyal kabulü de artırmak. Empati kurarak, anlayışla dinleyerek ve çözüm odaklı adımlar atarak, birlikte güçlü bir
toplum inşa etmek hepimizin kutsal görevidir” şeklinde konuştu.